İlişkide İncelik Gösterme Yolları

Pelin Gömleksiz

Pelin Gömleksiz

İlişkide İncelik Gösterme Yolları

Pomeriggio In Terezza - Vittorio Matteo Corcos

Pomeriggio In Terezza - Vittorio Matteo Corcos

İlişkinin daha iyiye gitmesinin temelde beş faktörle ilgili olduğu bulunuyor: ilişkideki memnuniyet, ilişkiye bağlılık, ilişkideki kararların ortak ve karşılıklı verilmesi, ilişkideki aşk ve hoşlanma düzeyi ve ilişkinin uzunluğu. Bu yazımızda bu faktörlerle birlikte gelen ya da bunları doğuran daha spesifik bir davranıştan ve bu davranışın varlığının ve yokluğunun ilişkiyi nasıl etkilediğinden bahsedeceğiz: partnere karşı ince olmak! Araştırmalar ince davranmanın ilişkideki memnuniyetin ve stabilitenin önemli bir göstergesi olduğuna ve çiftlerin ince davranışla karşılaştıkça ve buna şahit oldukça kendilerinin de daha çok öyle davrandığına işaret ediyor. İnce olmak ilişkide hangi davranışlara karşılık geliyor?
relate-banner

  1. Biten ilişkilerin ortak bir özelliği mi var yoksa hepsinin kendine özgü apayrı hikayeleri mi var bunu öğrenmek isteyen Psikolog Dr. John Gottman çiftlerle çalışmaya başlıyor. 130 yeni evlenmiş çiftle yürüttüğü bir araştırmada çiftler için laboratuvarda bir dinlenme ortamı oluşturuyor ve onlardan normalde bir gün içerisinde ne yapıyorlarsa öyle davranmalarını istiyor. Gottman bu araştırmada şunu fark ediyor: Partnerler gün içerisinde birbirlerine onun "bid" adını verdiği küçük davetlerde/tekliflerde bulunuyorlar. Örneğin bir filmin fragmanını izleyen kadın partnerine "Fragman çok hoşuma gitti" gibi bir cümle kurduğunda aslında partnerine sadece fragman hakkındaki fikrini belirtmek istemiyor, ayrıca partnerinden söylediğiyle ilgilendiğini gösteren bir tepki de talep ediyor. Dr. Gottman araştırmalarında gün içerisindeki bu küçük davetlerin ve bunların karşılanıp karşılanmamasının evliliklerin devam etmesinde çok önemli bir yeri olduğunu buluyor: 6 yıl sonra bakıldığında boşanmış olan çiftlerin %33'lük bir oranda bu taleplere dönüş yaptığı evlilikleri devam eden çiftlerde ise bu oranın %87 olduğu görülüyor. Başka bir deyişle araştırmalar, partneriniz sizinle iletişim kurmak istiyorsa konu ilginizi pek çekmiyor olsa bile onu görmezden gelmemenizi öneriyor. Çünkü böyle anlarda görmezden gelindiğini, umursanmadığını hissetmek partnerlerin birbirinden uzaklaşmasına neden oluyor.
  2. Aşağılama/küçük görmenin ilişkide kaçınılması gereken davranışlardan biri olduğundan daha önceki bir yazımızda bahsetmiştik. Partnerlerini sürekli olarak aşağılayan ya da eleştiren kişiler, yalnızca ilişkideki aşkı öldürmekle kalmayıp partnerlerinin fizyolojisini de olumsuz yönde etkiliyor; örneğin partnerin bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden oluyorlar. Bu tarz olumsuz davranışların karşısında bir o kadar güçlü ve olumlu bir davranış olarak partnere karşı ince olmak duruyor.
  3. Partnere karşı ince davranabilmek her zaman, özellikle de anlaşmazlıklar sırasında pek mümkün olmuyor. Fakat tartışma esnasında kızgınlığın veya kırgınlığın nasıl dile getirildiği ilişkiye telafisi mümkün olmayan zararlar verebiliyor. Örneğin; partneriniz sizi beklettiğinde ona "Hep böyle yapıyorsun, tıpkı annen gibisin, bilerek mi beni bekletiyorsun?" gibi suçlayan, eleştiren cümleler kurmak yerine "Üst üste geç kalmış olman beni rahatsız ediyor." gibi cümleler kurmayı deneyebilirsiniz.
  4. İlişkide ince davranmanın yollarından biri de partner bir eylemde bulunduğunda o davranışın sebebine dair iyi niyetli düşünmek. Örneğin eşiniz klozetin kapağını açık bıraktığında bunu sizi sinir etmek için, bilinçli olarak yaptığını değil de sadece unuttuğunu varsayabilirsiniz. Partnerin bir davranışı karşısında direkt olumsuz sonuca varmak yerine farklı açıklamaları da değerlendirmek çatışmaları azaltabilir.
  5. Başka bir incelik gösterme yöntemi ise partnerin mutluluklarını paylaşabiliyor olmak. Genellikle birinin kötü anlarında yanında olmak daha çok takdir ediliyor ve önemseniyor fakat araştırmalar işler yolunda giderken bir arada, yan yana olabilmenin ilişkinin kalitesini artırmada daha önemli olduğunu söylüyor. 2006 yılında yapılan bir araştırmada çiftlerin olumlu olaylara nasıl tepkiler verdiklerini görmek amacıyla onlardan son zamanlarda hayatlarında olan olumlu değişimler üzerine konuşmaları isteniyor. Buna göre çiftlerin genellikle birbirlerine 4 farklı şekilde tepki verdikleri bulunuyor: pasif yıkıcı, aktif yıkıcı; pasif yapıcı ve aktif yapıcı. Partnerinize büyük bir sevinçle uzun zamandır hayalini kurduğunuz en iyi tıp okullarından birini nihayet kazandığınızı söylediğinizi hayal edin. Pasif yıkıcı partner muhtemelen bununla pek ilgilenmeyecek, konu üzerine fazla konuşmayacak, bundan daha önemliymiş gibi size yeni aldığı kazaktan bahsedecektir. Pasif yapıcı partner ise sizin adınıza sevinecektir fakat bunu yarım bir ağızla dile getirecektir. Örneğin sizin adınıza sevindiğini söylerken bir yandan en yakın arkadaşına mesaj yazıyor olabilir. İçlerinde belki de en tehlikelisi olan aktif yıkıcı partner sevincinizi adeta kursağınızda bırakır ve size o okulda zorlanmayacak mısın, sence de oraya gitmek fazla masraflı olmaz mı gibi hevesinizi kıracak cümleler kurabilir. Sırada ise en sağlıklı tepki var: aktif yapıcı olmak. Partneriniz ilişkinizde böyle davranıyorsa sizin için bu kadar önemli olan bir şeyi başarmış olmanız onu da en az sizin kadar mutlu edecektir, o sırada meşgul olduğu işi anında bırakacak, sizi tebrik edecek ve muhtemelen süreçle ilgili size sorular sorarak daha ayrıntılı bilgi almak isteyecektir. Gerçekten de araştırmadan iki ay sonra bu çiftlere bakıldığında ayrılan ve ilişkilerine devam eden çiftler arasındaki farkın ilişkide aktif yapıcı olup olmamakla ilişkili olduğu görülüyor.
İngilizce'de "kindness" olarak geçen ve bizim bu yazıda "incelik" olarak çevirdiğimiz kavram örneklerden de göreceğiniz üzere, ilişkiler bağlamında nezaketi, anlayışı, ilgiyi, ve sevecenliği de içinde barındırıyor. Ayrılık yaşayan insanlara sebebini sorduğumuzda onlarca sebep duyabiliriz fakat çoğunlukla ilişkilerin kötüye gitmesine bu incelik dediğimiz kavramın zarar görmesi sebep oluyor. Çoğu evlilikte birinci yılın sonunda ilişkideki memnuniyetin önemli bir oranda düştüğü biliniyor, evliliğini sürdüren çiftlerin ise - şaşırtıcı olmayan bir şekilde - partnerlerine karşı ince davranan çiftler olduğu görülüyor.

[1] Gottman, J. M. (1990). How marriages change. In G. R. Patterson (Ed.), Advances in family research. Depression and aggression in family interaction (pp. 75-101). Hillsdale, NJ, US: Lawrence Erlbaum Associates, Inc.
[2] Kiecolt-Glaser, Janice & Glaser, R & Cacioppo, John & B Malarkey, W. (1998). Marital stress: Immunologic, neuroendocrine, and autonomic correlates. Annals of the New York Academy of Sciences. 840. 656-63.
[3] H Fowler, James & A Christakis, Nicholas. (2010). 1 Cooperative Behavior Cascades in Human Social Networks. Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America. 107. 5334-8. 10.1073/pnas.0913149107.
[4] Gable, S. L., Gonzaga, G. C., & Strachman, A. (2006). Will you be there for me when things go right? Supportive responses to positive event disclosures. Journal of Personality and Social Psychology, 91(5), 904-917.
[5] Smith E. E. (2014). Masters of Love. Retrieved from https://www.theatlantic.com/health/archive/2014/06/happily-ever-after/372573/

Benzer yazılar

İlişkilerdeki 4 Alarm Verici İşaret

Romantik ilişkilerimizde büyük sorunlar baş göstermeden önce genellikle bize küçük ve gizli bazı uyarı işaretleri veriyorlar. Bu işaretler hakkında farkındalık kazanmak hem sağlığımızı korumamıza hem de daha olumlu ilişkilere adım atmamıza yardımcı olabilir.

“Ve Sonsuza Dek Mutlu Yaşadılar…”

Bir ilişkiye, çoğu zaman “sonsuza dek mutlu yaşamak” gibi beklentilerle başlarız. Ancak bu beklentiler karşılanmayınca hayal kırıklığına uğrayıp öfkelenir, hatta belki bazen o ilişkide olmaktan pişmanlık bile duyarız.

İlişkimize Zarar Veren 7 Düşünce Kalıbını Nasıl Değiştiririz?

Zihnimizde dönen bazı düşünce kalıpları partnerimizle aramızda çatışmalar ve hatta ayrılıklar yaşamamıza sebep olabiliyor. Gelin birlikte bize ve ilişkimize zarar veren bu düşünce kalıplarına ve bu kalıpları nasıl değiştirebileceğimize bakalım.
Inna Montano

Çocuk Sahibi Olduktan Sonra İlişkiyi Canlandırmak

Birçok ebeveynin kurduğu cümle: "Çocuktan sonra birbirimizin yüzünü unuttuk!". İlişkinizi yeniden canlandırmak için ne yapabilirsiniz?

İlişkiniz uzun süreli olacak mı?

İlişkinizin uzun süreceğine dair işaretler olabilir mi? Sağlıklı bir ilişki hangi unsurları içerir? Neleri göz önünde bulundurmalısınız?
Mr. and Mrs. Edwin Edwards - Henri Fantin-Latour

İlişkileri Boşanmaya Sürükleyen Davranışlar

İyi günde, kötü günde bir arada olmaya evet desek de gün geliyor ki ilişkiyi daha fazla sürdüremez oluyoruz. Boşanmaya ne sebep oluyor?

Tek çocuklar narsisizme daha mı meyilliler?

"Tek çocuk muymuş? O halde kesin şımartılmıştır ve kendini çok beğeniyordur." Bu tarz önyargılara karşılık çalışmalar ne diyor dersiniz?
La Goulue Arriving at the Moulin Rouge with Two Women - Henri de Toulouse-Lautrec

Rızaya Dayalı Tek Eşli Olmama Hali

Tabu olarak görülen bir konu: Birden fazla partnere sahip olmak gerçekten mümkün mü? Tek eşli olmayan ilişki aslında ne demek?

Romantik ilişkinizi gözden geçirmeli misiniz?

Romantik ilişkilerde yaşanan bazı davranışlar, ilişkinin gözden geçirilmesini gerektirebiliyor. Peki bunlar hangi davranışlar?
Hand between Legs - Malcolm Liepke

Kadınlar Mastürbasyon Yapar Mı?

Mastürbasyon halen büyük oranda tabu olarak görülen bir konu ancak kadınların kendi cinselliklerini keşfetmelerinde önemli bir rol oynuyor.

footer