Ergenlik Döneminde İlişkiler

Yonca Fener

Yonca Fener

Ergenlik Döneminde İlişkiler

George, Jack, Tom - Ewing Paddock

George, Jack, Tom - Ewing Paddock

Ergenlik dönemi, hayatın birçok alanında olduğu gibi ilişkisel alanda da değişimler içeren bir dönem olabiliyor. Girilen sosyal ortamların genişlemesiyle ilişkilerde de önemli değişimler yaşanıyor. İlişkilerin temelinde güven ve samimiyet önemli faktörler arasında yer alıyor. Gençlerin ilişkilerindeki güven ve samimiyet inşası ise çevrelerine uygun biçimde kendilerini açmaları (örn. duygu, düşünce ve arzuları paylaşma), duygusal bağ kurmaları ve sosyal uyumlarından etkileniyor.
relate-banner

Yakınlık, sosyal ortamdaki duygusal adaptasyonun merkezinde yer alarak ilişkilerde önemli bir kaynak haline geliyor. Ergenlik döneminde yakınlık gelişimi ise ilişkiselliğin yanı sıra bireyselliği de içeriyor. Genç birey kendisinin ve karşısındaki kişinin ayrı varlıklar olduğunu ayırt ederek aradaki farklılıkları anlamlandırmış oluyor. Böylece empati yeteneği artıyor. Bu nedenle arkadaşlar arası yakınlık ve benlik gelişimi arasında kurulması gereken denge önemli hale geliyor.

Özerklik kazanma için çabalayan ergen, akran grubuna kabul edilmesiyle birlikte kendisini tanıyan ve doğrulayan bir bağlanma figürü elde etmiş oluyor. Ebeveynlerinin olası onay eksikliğine karşın yargılayıcı olmayan ve kabul içeren bir kaynak olarak akranlarını kullanıyor.

Ergenlik döneminde erkeklerin kızlara göre daha az tatmin edici arkadaşlıkları olduğu görülüyor. Ergenlik dönemindeki kızlar, ilişkilerini samimi ve anlamlı terimlerle ifade etme eğilimindeyken, erkekler genelde arkadaşlığı paylaşılan deneyim ve durumlarla tanımlıyorlar. Bunun nedenlerinden biri, kız çocuklarının erkek çocuklarına göre küçüklüklerinden beri birbirine bağlılık ve iş birliğine değer vermeleri üzerine sıklıkla teşvik edilmesi. Ergenler de bu tür sosyal kalıpları akran gruplarında pekiştirerek yeniden yapılandırma eğiliminde oluyorlar. Akran gruplarında öfkeli ve saldırgan davranış eğilimleri gösterdiklerinde ise kızlar daha dolaylı ve ilişkisel yöntemler seçerken erkekler fiziksel ve sözlü, doğrudan yüzleşme biçimlerini tercih edebiliyorlar. Bu noktada fark, kızların sosyal başarıya verdikleri değer nedeniyle kaba davranarak itibarlarını zedelemekten çekinmeleri ile ilişkilendiriliyor.

Ergenlik dönemindeki romantik ilişkilerin gelişimi merkezi bir gelişimsel süreç olarak görülüyor. Olumlu romantik ilişkiler kurup bunu başarılı biçimde sürdürebilen ergenlerin yetişkinlik dönemlerinde yaşam memnuniyetleri ve sosyal uyumlarının yüksek olduğu görülüyor. Yapılan bir araştırmada, genç bir yetişkin ile romantik partneri arasındaki etkileşimin, genç yetişkinin ebeveynleriyle olan önceki etkileşimine ayna tuttuğunu ve bunun romantik ilişkiye duyulan bağlılık ve memnuniyeti etkilediği bulunuyor.

Romantik ilişkinin kalitesinin yanı sıra, cinsel davranışlar da ebeveynlerle olan iletişimden etkileniyor. Ebeveynler sıcak ve kabul edici davranarak çocuklarını uygun biçimde denetlendiğinde, yani uygun ve aşırıya kaçmayan bir otoriter tarza sahip olduklarında, ergenlerin cinsel açıdan riskli davranışlarda bulunma olasılığı azalıyor.

Araştırmalara göre; aile içindeki iklimin uyum, örgütlenme ve düşük düzeyde çatışma ile tanımlanabilmesi, genç yetişkinlerin romantik ilişkilerinde daha yapıcı problem çözme stratejileri kullanmalarını ve daha az şiddete başvurmalarını sağlayan bir etken haline geliyor. Ebeveynlerle olan etkileşimler ergenliğin ilk dönemlerinde daha çok etkiliyken, orta ve geç ergenlikte ebeveynlerin yanı sıra akranların etkisi de önem kazanıyor.

Ergenlik döneminde romantik ve arkadaşlık ilişkileri yükselişteyken, ebeveynlerle olan paylaşımın azalması ise bir nevi kaçınılmaz oluyor. Ancak buna rağmen, ergenler ebeveynlerini artan özerkliklerini genişletebilecekleri güvenli bir üs olarak görmeye devam ediyorlar. Çünkü stresli anlarında ebeveynlerinden kaçınmayı tercih etseler dahi, gerçekten ihtiyaç duydukları zaman ebeveynlerinin bir bağlanma figürü olarak kalacakları bilgisi onlar için önemli oluyor. Ebeveynlerle kurulan güvenli bağ, bu süreçte ergenlerin başarılı bir özerklik inşa etmelerini destekliyor. Ebeveynleriyle güvenli bağ kurmuş olan ergenler ilişkilerinde daha fazla samimiyet elde ediyorlar. Yakınlıklarını ortaya koyan sır paylaşmak, üzgün bir yakınlarını desteklemek ya da birlikte zaman geçirmek gibi davranışlarda daha sık bulunuyorlar. Diğer yandan güvensiz bağlanan ergenlerse sorunlu akran ilişkileri geliştirebiliyor ve insanlarla yakınlık kurmada daha az esneklik gösterebiliyorlar.

Ebeveyn-ergen yakınlığı, ergenler için daha yakın sosyal ilişkiler geliştirilmesi ve daha düşük suç işleme oranı gibi sonuçları getiriyor. Aksine, ebeveynleriyle daha az bağ kuran gençlerde risk alma davranışı ve uygunsuz ilişkiler yaşamak dahil olmak üzere birçok olumsuz sonuçlar görülebiliyor. Anneleri destekleyici karakterde olan ergenler, gözlemledikleri bu davranışları taklit ederek daha tatmin edici arkadaşlıklar kuruyorlar. Baba figürü ise problem çözme becerileri kazanmada önem taşıyor. İş birlikçi ve çözüm odaklı bir babaya sahip gençler, bu beceriyi arkadaşlıklarına yansıtıyor ve böylece daha olumlu arkadaşlıklar kurabiliyorlar. Tam tersi bir durumda da ebeveynlerin ergenler üzerindeki etkisi geçerli oluyor. Yani, ebeveynlerden öğrenilen becerilerin - olumlu ya da olumsuz olması fark etmeksizin - sonraki ilişkilere yansıtıldığı görülüyor.

Peki ergenlerin ebeveynleriyle iletişim kurma isteğine ne engel oluyor olabilir? İlişkilerin temelinde olan yakınlık kurmanın önemli bileşenlerinden kendini açma becerisi burada devreye giriyor. Ergenlerin kendilerini ailelerine açmama sebepleri ceza alma, onaylanmama korkusu ya da özel alan ihtiyacı olabiliyor. Kendilerini açmalarıysa konuşmama durumunda karşılaşabilecekleri cezadan kaçınma, ebeveynlerinin yetkili oldukları konularda fikir ve destek alma ya da tersi biçimde ebeveynlerin fikrini değiştirme ihtiyacı olabiliyor. Bu nedenlerle konuyu açmamak ya da yalan söylemek gibi davranışlarda bulunuyorlar. Özellikle alkol ve sigara kullanımıyla ilgili kendini açmama davranışını tercih edebiliyorlar. Genç yetişkinlerle yapılan araştırmalarda, ebeveynleriyle daha zayıf ilişkiler içinde olan ergenlerin daha depresif bir ruh halinde oldukları ve ebeveynlerine daha fazla yalan söyledikleri görülüyor.

Sonuç olarak ergenlik dönemindeki arkadaşlık, romantik ya da ebeveynlik ilişkileri, aile ortamındaki iletişim ve içinde bulunulan diğer sosyal faktörlerden etkilenebiliyor.

[1] Bauminger, N., Finzi-Dottan, R., Chason, S. ve Har-Even, D. (2008). Intimacy in adolescent friendship: The roles of attachment, coherence and self-disclosure. Journal of Social and Personal Relationships, 25(3), 409-428.
[2] Flynn, H. K., Felmlee, D. H., Shu, X. ve Conger, R. D. (2018). Mothers and fathers matter: The influence of parental support, hostility and problem solving on adolescent friendships. Journal of Family Issues, 39(8), 1-24.
[3] Xia, M.,Fosco, G.M.,Lippold, M.A.,Feinberg, M.E. (2018). A Developmental Perspective on Young Adult Romantic Relationships: Examining Family and Individual Factors in Adolescence. Journal of Youth and Adolescence, 47(7), 1499-1516.
[4] Auslander, B.A., Short, M.B., Succop, P.A., & Rosenthal, S.L. (2009).Associations between Parenting Behaviors and Adolescent Romantic Relationships.Journal of Adolescent Health,45, 98-101.
[5] Hunter, S. B., Barber, B. K., Olsen, J. A., McNeely, C. A. ve Bose, K. (2011). Adolescents' self-disclosure to parents across cultures: Who discloses and why. Journal of Adolescent Research, 26(4), 447-478.
[6]Smetana, J. G., Villalobos, M., Tasopoulos-Chan, M., Gettman, D. C. ve Campione-Barr, N. (2009). Early and middle adolescents' disclosure to parents about activities in different domains.Journal of Adolescence, 32(3), 693-713.

Benzer yazılar

Sizin Aşkınız Hangisi?

Hiç aşık oldunuz mu? Peki aşkın ne anlama geldiğini düşündünüz mü? Aşk ne demek, hadi gelin birlikte bakalım.

Hayatımızdaki Dracula’lar

Sahip olduğunuz enerjiyi tek buluşmada bile içine çekmeyi başaran kişiyi hiç “enerjinizi emen bir vampir” olarak düşündünüz mü?

“Arkadaşım, ben ayrılmak istiyorum”

Her zaman romantik ilişkilerin bitmesinin acısından bahsetsek de bir dostluğun bitmesinin acısı partnerimizle ayrılmaktan çok daha can acıtıcı olabiliyor.
Ron Hicks,

Arkadaştan Romantik Partner Olur Mu?

Arkadaşıma romantik hisler beslemeye başlamam normal mi? Bu durum bir yere varır mı? Varırsa sağlıklı bir ilişki sürdürebilir miyiz? Tüm bu soruların cevapları yazımızda!

The End of the F***ing World

Ergenlik dönemindeki iki gencin yaşadıkları travmatik deneyimlerin kendileriyle ve başkalarıyla olan ilişkilerini nasıl şekillendirdiğine odaklanan, kara mizah ve dram türünde bir mini dizi izlemek ister misiniz?

7 Toksik Aile Davranışı

’Çünkü ben öyle istiyorum!’’ Aile içinde görülebilen 7 toksik davranış biçimi bu yazımızda!
The Letter - David Hettinger

Bitmek Bilmeyen Erteleme Döngüsü

İşlerini son ana bırakanlardan mısınız? Yumurta kapıya dayanmadan odaklanıp çalışamadığınızı mı düşünüyorsunuz? Erteleme davranışının pençesine takılmış olabilirsiniz!

“Sanki aramıza bir duvar örüldü, şimdi ne yapmalı?”

Bazen romantik partnerlerin arasına duygusal bir mesafe girebiliyor. Bu durumun işaretlerini ve bu durumla nasıl başa çıkılabileceğini sizin için derledik.
İsimsiz

Güvenli Bağlanmayı Anlatan Türkçe Şarkılar

Güvenli bağlanma ile çevremizle daha yakın ilişkiler kuruyoruz. Romantik ilişkilerde güvenli bağlanmayı anlatan Türkçe şarkıları derledik!
Summer Reveries- Claudia Verciani

3-5 Yaş Arası Çocuklarda Sosyo-Duygusal Gelişim

3-5 yaşları arasında çocuğunuzda bağımsızlık, arkadaşlık, farkındalık gibi birçok farklı alanda değişim yaşanır. Bu süreçte neler yaşandığını inceleyelim.

footer