12.000’den fazla insanla 128 farklı ülkede yapılan bir ankette, burada listelenen 24 farklı güçlü karakter özelliğinden hangilerinin bu tür yalnızlık anlarında insanları neşelendirmeye yardımcı olduğuna bakılıyor. Çıkan sonuçlarsa aşağıdaki gibi.
1 Numaralı Sosyal Güç: Sevgi
Bu güçlü karakter özelliği içten olmak, sıcaklık göstermek ve yakın ilişkilere değer vermek üzerinden tanımlanıyor.
Sevgi; iş yerimizde, evimizde ya da içinde bulunduğumuz farklı topluluklarda kurduğumuz ilişkilerin bağlarını oluşturarak ve sağlamlaştırarak sosyal hayatımızda birleştirici bir rol üstleniyor. Yalnızlığın acısını içinizde hissettiğiniz zamanlarda minik bir sevgi göstergesi üzerinizde dönüştürücü bir etki bırakabiliyor. Böyle durumlarda sevgi dolu bir cümle dillendirebilir ya da sıcak bir kucaklama sunabilirsiniz. Kendinizi sıcak bir kucaklama veya sevgi dolu bir cümlenin alıcısı konumuna da koyabilirsiniz, önemli olan başkasından bu ilgiyi almaya açık olduğunuzu gösterdiğinizden emin olmanız.
Eğer etrafınızda kimsenin olmadığı bir andaysanız, şefkat meditasyonu yapmayı deneyebilir ve sevgi hissinin vücudunuzda ve aklınızda akmasına izin vererek biri tarafından gerçekten sevildiğiniz bir durumu hayal edebilirsiniz.
2 Numaralı Sosyal Güç: Maneviyat
Bu güçlü karakter özelliği anlam aramak, hayata bir amaç katmak ve kutsal şeylerle bağlantı kurmak üstünden tanımlanıyor.
Yalnız olduğunuz zaman dışarıda bir yürüyüşe çıkın. Etrafınıza -gökyüzüne, ağaçlara, doğaya- baktığınız zaman kendinizden daha büyük bir şeyin parçası olduğunuzu göreceksiniz. Bu gerçekliğin farkına varın. Hissedin. Etrafınızı kaplayan kocaman bir hayat var. Bu hissin içinizi anlam ve bütünlükle doldurmasına izin verin. Yalnız olmadığınızı göreceksiniz. Çevrenizde o kadar büyük bir yaşam var ki. Etrafınızla manevi bir düzeyde bağlantı kurduğunuz zaman, araştırmalar tarafından yalnızlığınızı azaltabileceği kanıtlanmış bir yöntemle kendi yolunuzu buluyorsunuz demektir.
3 Numaralı Sosyal Güç: Sosyal Zeka
Bu güçlü karakter özelliği kendinizin ve etrafınızdakilerin duygularının ve gerekçelerinin farkında olmak üzerinden tanımlanıyor.
Tek bir kelime yeterli: empati. Soyutlanma ve hüzün hisleriyle başa çıkmanın başka bir yolu diğerlerinin de, genelliklikle aynı mücadelelerin acısını çektiğini görmek. Bu durum sizi empati yapmanız ya da başkalarının duygularını anlamanız için olmanız gereken yere koyar. Karşılığında, başkaları da sizinle empati kurabilir ve acınızı hissedebilir. Ama bu olsa da olmasa da, siz de kendi acılarınızla empati kurabilir ve kendinize yaşadığınız duyguların normal olduğunu hatırlatabilirsiniz.
Sosyal zekanızı aynı zamanda içten bir şekilde yardım istemek ve kendi iç deneyimlerinizi paylaşmak için kullanabilirsiniz. Bunu yapmak her zaman doğal ve rahat hissettirmeyebilir. Hatta bazen sosyal olmak için kendinizi zorlamanız gerekebilir. Bazı araştırmalar kişisel özelliklerinizi değiştirmek için bir yöntemin de gerçekten öyle olana kadar “...mış gibi yapmak” olduğunu gösteriyor. Öyleyse, bir telefon açın, birkaç mesaj ya da sosyal medya postu gönderin, ya da eğlenceli bir grup aktivitesi için dışarı çıkın. Kendinizi zorladığınız birkaç alıştırmadan sonra yaptıklarınız size de daha doğal gelecek.
4 Numaralı Sosyal Güç: Bakış Açısı
Bu güçlü karakter özelliği akıl vermek ve olayları geniş bir bakış açısından değerlendirebilmek üzerinden tanımlanıyor.
Yalnızlık, oldukça kısıtlayıcı bir his. Odağımız dalgın ve kısıtlı bir hale geliyor, bedenimiz ağırlaşmış hissettiriyor. Bakış açımızı değiştirmekse birçok yönden tam tersi bir etki yapıyor. Bakış açısı değiştirmek, daha geniş bir gerçekliği ve daha fazla ihtimali görecek ya da tahayyül edebilecek kadar genişlemek veya hafiflemekle ilgili. Farklı ihtimallerin her zaman, tam şu anda bile, orada bir yerde olduğunu farz edebilirsiniz. Bazen, onların orada olduğuna güvenmeniz ve onları aramanız gerekir.
Bu güç aynı zamanda başkalarına akıl vermeyi de içeriyor. Araştırmalar akıl verme yeteneğimizi bu yaklaşımı tersine çevirerek, yani kendimiz için akıllıca öğütler bularak da oluşturabileceğimizi gösteriyor. O zaman, şu soruya cevap verin: Bir dostunuz ya da iş arkadaşınız size daha az yalnız hissetmek için ne yapabileceğini sorsaydı, ona ne derdiniz?
5 Numaralı Sosyal Güç: Umut
Bu güçlü karakter özelliği, iyimser, olumlu, ileriye dönük olmak ve her zaman en iyi sonucu beklemek olarak tanımlanıyor.
Umut o tüylü şey, ruha konan; ve öter sözsüz bir melodiyi, ve asla kesmez, hem de asla. Emily Dickinson'ın şiirlerinden bu kelimeleri hatırlamak bizi daha iyiye, farklı ihtimallere, uzaktan görünen umut ışığına yönlendirebilir. Dışlanmış ya da soyutlanmış hissettiğimiz vakitlerin çoğunda, ihtiyaç duyduğumuz sadece zaten içimizde olan ve bizi ileri götürmeyi başarabilecek o “şeyin” küçük bir hatırlatıcısı olabilir.
Yalnızlık ve soyutlanmışlık hislerini yönetmek veya üstlerinden gelmek için en çok başvurulduğu belirtilen karakter özellikleri çalışmalar sonucunda bu şekilde listeleniyor. Tabii ki, bu hisleri hissettiğiniz zaman başvurabileceğiniz, geriye kalan 19 diğer karakter özelliği de dahil, birçok müdahale ve yaklaşım var. Yine de, burada sıraladığımız beş özellikten birini merkeze alarak işe başlayabilir ve buradan yola çıkarak uyguladığınız yöntemleri genişletebilirsiniz.
